Dile kolay otuz dört yılı aşkın sigortalılık süremi doldurup iki bin yirmi iki yılı on bir Mayıs itibarı ile alnımın akıyla elli yaşında emekli oldum.
Babamı erken kaybetmem sebebiyle on dört yaşından itibaren evimizi geçindirmek için çalışmaya başladım, bugüne kadar tek bildiğim çalışmak, çalışmak ve yine çalışmak.
Hayatını çalışmaya adamış insanlar emeklilik tarihi yaklaştıkça emekli olduktan sonra neler yapabileceklerini araştırmaya başlıyor, ben de emekliliğime iki sene kala arama motorlarında konu ile ilgili bulduğum çok sayıda makale yorum vb. okumamın yanı sıra yakın çevreme ile de pek çok kez görüş alışverişinde bulundum.
Arama sitelerinden bulduğum pek çok blog ve haber sitesi sanki ortak bir karar almış gibi hep aynı hobilerden bahsediyor, bahçe ile uğraşmak, balık tutmak, el işi yapmak, takı tasarlamak, koleksiyon yapmak, seyahat etmek, maket yapmak, yeni bir dil öğrenmek, Geleneksel Türk Sanatlarını öğrenmek, resim yapmak, müzikle uğraşmak vb. ama bu hobilere yatkınlığınız var mı? Sağlığınız ve fiziksel durumunuz bu hobiyi yapmaya elverişli mi? Maddi imkanlarınız yeterli mi? vb. sorulara maalesef değinmiyorlar.
Danıştığınız insanlar ise genelde size kendi yapmak istediklerini empoze etmeye çalışıyorlar.
Araştırmalarım neticesinde bana uygun olduğunu düşündüğüm ilk hobim Mandalaydı. Mandala, daire anlamına gelmekteymiş ve çok eski zamanlardan beri meditasyon ve farkındalığı geliştirmek amacıyla kullanılırmış. Ne kadar zor olabilir ki yapmanız gereken bir Mandala boyama kitabı ile renkli boya kalemleri almak diye düşüncesiyle alma gafletinde bulundum. İlk boyadığım yerin yanını mavi mi? yoksa kırmızı mı boyamalıyım? Peki üçüncü boyayacağım renk ne olmalı? diye düşünmekten başıma ağrılar girdi. Çok kısa sürede terk ettiğim hobimden bir fotoğrafı ve aldığım kitabın adını sizinle paylaşıyorum.
Mandala boyama kitabı bende aşırı stres yarattığı için maalesef devam edemedim siz bu tür uğraşları seviyorsanız deneyebilirsiniz tabi ki.
Uzun uğraşlar sonucu kendime yakın bulduğum hobiler yeni bir dil öğrenmek, makaralı okçuluk ve ikinci üniversite oldu bir sonraki yazımda size dilim döndüğünce bu tecrübelerimi anlatmaya çalışacağım.
Sağlıcakla kalın.
Comentarios