Partnerinize hissettiğiniz duygudan emin değilseniz bu makale size yardımcı olacaktır. Yok eminim diyorsanız yine de okuyun. Çünkü hissettiğimiz aşk mı, hoşlanmak mı yoksa alışkanlık mı birbirinden ayırt etmek zor.
İlk görüşte aşka inanır mısınız bilemiyoruz ama uzmanlar bunun aşk değil hoşlanmak, beğenmek olduğunu söylüyor. İlk görüşte aşık olduğunu sanan kişi, karşısındakini ve onun özelliklerini aşık olabilecek kadar iyi tanımamaktadır. Ancak fiziksel olarak karşısındakinin çekimine kapılıp hayalinde canlandırdığı kişiliği onda görmektedir. Bunu da aşk diye nitelendirmektedir. Ama gerçek karşısındaki kişi hayalindeki kişi değildir. Aralarında duygu paylaşımı olmadan aşk hissetmesi de mümkün değildir. O yüzden hissettiği gerçek duygu hoşlanmaktır.
Aşk, hızlı gerçekleşmez. Birlikte geçirilen zamanlarda, duygu paylaşımları ile gelişir. Hoşlanmak ise bir anda olur. Görür ve hoşlanır. Ama aşk için birlikte geçirilecek zamana ihtiyaç vardır.
Aşk Derin Bağlılıktır.
Karşıdaki kişinin gülüşüne, duruşuna, güzelliğine, konuşmasına hayran olmak, beğenmek ondan hoşlandığımızı gösterir. Fiziksel arzu vardır ancak daha derin bir duygu yoktur. Ama bunlar dışında derinden bir bağ hissediyorsak aşık olmuşuzdur. Aşık olan kişi sakinleşir, durgunlaşır ve duygusallaşır. Birinden hoşlanan kişide gerginlik hissi vardır. Telaşlanır, saçmalamaya varacak hareketler yapar, konuşur.
Hoşlanan kişi partneri ile birlikte olmak, onunla zaman geçirmek ister. İlişkide kendi arzu ve isteklerine odaklanır. Ama aşık olan kişi sevdiğinin ne istediğini ve düşündüğünü önemser ona göre davranır. Hoşlanan kişiler karşısındakine olan duygularından emin değildir. Karşı tarafın duygularından da emin değildir. Takıntı ve kıskançlık hakimdir. Çünkü emin değildir. Ama aşık olan kişilerde güven duygusu gelişmiştir. Sevdiğine anlayışlıdır.
Partneri ile hiç olmayacak konularda tartışan ve küçük şeyleri bile büyüten kişi karşısındakinden hoşlanıyordur. Oysa aşık olan kişiler bu tür durumları önemsemez.
Aşk hayatı paylaşmaktır.
Hoşlanma da bencillik ön plandadır. Birlikteliğinizde ben diyor ve ben diye düşünüyorsanız hoşlanıyorsunuz ama biz diye düşünebiliyorsanız aşıksınız demektir.
Hoşlanan kişiler tartıştıklarında kin tutarlar ve nasıl karşılık vereceklerini nasıl öç alacaklarını düşünürler. Oysaki aşık insanlar karşılarındakini koşulsuz affederler.
Düşünülenin tam tersine aşk insanın ayağını yerden kesmez. Kişi gerçekçi düşünür ve sevdiğinin sorumluluğu almak için ayakları yere sağlam basar. Hayaller aleminde dolaşanlar hoşlananlardır. Bu yüzden birinden hoşlanan insan kendi yaşantısından bile bir haberken aşık olan kişi iki yaşamı bütünleştirmeye çabalar.
Hoşlanma duygusu kısa sürelidir ve yoğun hissedilir. Aşk ise uzun sürelidir, kolay kolay vazgeçilmez ve insanları teskin ederek sakinleştirir.
Hoşlanmak, bir ilişkiye sahip olmanın mutluluğu ile doludur. Hoşlanan hayatında birisinin olmasından çok memnundur. Aşk da ise güzel ve mutluluk verici olan kişinin partneri ile birlikte olmasıdır. Bir ilişkiden ziyade sevdiği kişi ile ilişki yaşaması asıl mutluluk kaynağıdır.
Aşık olan kişi samimidir, sakin ve huzurludur. Daha az sorun çıkarır, sorunlar karşısında anlayışlıdır. Hoşlanan kişi agresif ve hırslıdır. Hayatındaki kişiyi kazanmak ve kaybetmekle ilgilenir. Hoşlanmak beklemek ve daha fazlasını istemek, aşk ise her şeye sahip olduğunu hissetmektir. Hoşlanan kişinin gözü hala etrafta olmaya devam ederken aşık olan kişinin gözü sevdiğinden başkasını görmez. Öyle ki hoşlanan kişi her an başkasından da hoşlanma potansiyeline sahiptir.
Bazı ilişkilerde ise hoşlanma ve aşk biter ancak alışkanlık ilişkiyi devam ettirir. Tabi ki bu ilişkinin sağlıklı olduğunu söyleyemeyiz. Ancak hoşlanma ile başlayan ilişkilerin aşka dönebileceği gerçeğine değinmeden de edemeyeceğiz.
Umarım makalemiz hislerinize tercüman olmuştur.
コメント